DOKUZ ADIMDA KÜRTÇE'Yİ KOLAYCA OKUYUP YAZMA METODU / Mûlla Evîndar
Navê xwe şîrîn e
Xweşik û rengîn e
Stran û evîn e
Zarê Mem û Zîn e
Mûlla Evîndar
DOKUZ ADIMDA KÜRTÇE'Yİ KOLAYCA OKUYUP YAZMA METODU
https://youtu.be/lP2HBO_UaRo?feature=shared
Yazar : Mûlla Evîndar
15.06.2002
Kürtçe'yi çok iyi konuştuğu halde okuyup yazamayan insanlarımızın çokluğu beni böyle farklı, sade bir çalışmaya itti. İnsanları korkutmayan hem basit, hem merak giderici, hem de eğlenceli bir çalışma.
İnsanların gözünde büyüttüğü, çok kolay olduğu halde zor sandığı Kürtçe'yi okuyup yazmak!
Kürtçe'yi okuyup yazmak, bir melodinin içindeki bütün sesleri birbirinden iyi ayırt etmeye benzer. Müzik ile ilgilenen biri olarak biraz da müzik kulağı açısından baktım.
Nasıl ki sesler birbirinden iyi ayırt edildiği zaman o melodiyi olması gereken tadıyla dinleyebiliyorsak, Kürtçe alfabedeki harflerin karşılık geldiği sesleri de birbirinden iyi ayırt edebilirsek Kürtçe'yi de kendine özgü olan tadıyla okur ve yazarız, ama eğer bir melodinin içindeki sesler birbirinden iyi ayırt edilmezse o melodi olması gereken tadında dinlenmez, bir melodinin notaları yanlış olarak kağıda dökülürse o melodi bozuk çıkar, Kürtçe'deki seslere karşılık gelen harfler de yerli yerine iyi oturtulmazsa Kürtçe bozuk, yanlış bir şekilde yazılır. Bu da bir dile vurulan en büyük darbedir!
Kürtçe'yi kolayca yazıp okuyabilmeye giriş niteliğinde, kısa ve öz olarak anlatabilmeyi hedefleyen bu çalışma "dokuz adımdan" oluşuyor.
Bu metod Türkçe'yi okuyup yazabilen ve de Kürtçe'yi konuşabilen insanlar varsayımına dayanıyor. Onun için de bu çalışma Türkçe hazırlandı.
Sıralayacağım dokuz adımdan sonra Kürtçe'yi okuyup yazmak mümkündür.
İlk önce şunu belirtmek gerekiyor, Kürtçe bir çok lehçeden ve bu lehçeler de kendi aralarında yöreden yöreye değişen ağızlardan oluşuyor, örneğin Kurmancî'yi konuşan birinin Soranî, Zazakî gibi lehçeleri anlamaması normaldır, Kurmancî de Kürtçenin bir lehçesidir ama "Kurmancî" yi kullanma ve seslendirme biçimi de yöreden yöreye değişiyor buna da "ağız" yani Kürtçe tabiriyle "devok" deniliyor.
Bu dokuz adımdan sonra diğer yörelerin Kürtçesini anlamasanız da okuyabileceksiniz, kısacası nerede bir Kürtçe yazı görürseniz okuyabileceksiniz ama kendi yörenizin Kürtçesini okumakla kalmayıp aynı zamanda hepsini anlayabileceksiniz de. Onun için kendi yörenizin Kürtçesini yazmaya çalışın, zamanla bulundugunuz yörede olmayan kelimeleri de öğrenecek ve kelime hazineniz gelişecek.
Basitleştirerek ve kafa karışıklığı içermeyen bir yöntemle bu sıralayacağım dokuz adımdan sonra hangi yörede olursanız olun, Kurmancî'nin bütün biçimlerini yazabilecek ve okuyabileceksiniz.
Burada yapmanız gereken konuyu fazla uzatmamak için kısa olarak verdiğimiz örnekleri sizin çoğaltmanız.
Burada Kürtçe'nin dilbilgisi kurallarını, özelliklerini verme diye bir amacımız yok, zaten konumuz da da bu değil, buradaki amacımız Kürtçe'yi okuyup yazmanın sanıldığı kadar zor olmadığını göstermek. Grameri ayrıca öğrenmek isteyenler kolayca kaynak bulabilir.
Yukarıda da değinildiği gibi usanmadan tekrarlıyorum dokuz adımdan oluşan bu metod Kürtçe'yi konuştuğu halde okuyup yazamayan ama Türkçe'yi okuyup, yazabilen kişi varsayımına dayanıyor. Böyle insanlarımızın çok oluşundan dolayı zaten böyle bir çalışma yapma gereği duydum.
Eğer Türkçe'yi okuyup, yazabiliyorsanız ve Kürtçe'yi konuşabiliyorsanız hazırsınız demektir.
Tahmin ediyorum, "bu kadar basit mi Kürtçe'yi okuyup yazmak?" diyorsunuz.
İlk adımdan başlayalım:
Adım-1
Türkçe alfabeyi biliyorsunuz:
A, B, C, Ç, D, E, F, G, Ğ, H, I, İ, J, K, L, M, N, O, Ö, P, R, S, Ş, T, U, Ü, V, Y, Z (29 tane harf)
Bunlardan "Ğ", "Ö", "Ü" harflerini alıp çıkarıyoruz, bu harfler Kürtçe alfabede yoktur.
Geriye 26 tane harf kaldı. Bu 26 tane harfin hepsi Kürtçe alfabede var. Bütün bu harfler Kürtçe'ye özgü telaffuzu olmakla beraber Türkçede olduğu gibi okunuyor ve yazılıyor("U" harfi hariç).
Böylece işimiz kolaylaşıyor.
Şimdi Kürtçe alfabede olup Türkçe alfabede olmayan harfleri yazıyoruz:
X, W, Q, Ê, Û (x, w, q, ê,û).
Bu 5 harfi diger 26 harfe eklediğimiz zaman toplam 31 harf oluyor. Şimdi Kürtçe alfabemizi yazabiliriz:
A, B, C, Ç, D, E, Ê, F, G, H, I, Î, J, K, L, M, N, O, P, Q, R, S, Ş, T, U, Û, X, W, V, Y, Z
Böylece Celadet Bedîrxan'ın Latin harflerini kullanarak hazırlamış olduğu alfabeye ulaşmış oluyoruz.
O zaman bütün mesele Türkçede olmayan bu 5 harfin ne olduğunu, nasıl okunduğunu, hangi seslere karşılık geldiğini öğrenmek.
Gördüğünüz gibi Kürtçe'yi okuyup yazmak öyle sanıldığı gibi karmaşık ve zor değil, çok basit. Bu 5 harfin nasıl okunduğunu teker teker üzerinde durarak her birini ayrı ayrı adımlarda açıklayacağız.
Şunu da belirtmeden geçmeyelim, Celadet Bedîrxan Türkçe alfabedeki " ı " ve " i " harflerini " i "ve" î "olarak almıştır, doğrusu da budur, dilin ve yazımın estetiğine daha uygundur, kaldı ki şapkalı " î " Kürtçe'ye özgü kullanımıyla biraz daha ince okunuyor.
Şimdiki dersimiz yukarıdaki alfabeyi iyi gözden geçirmek, Türkçe alfabede olup da Kürtçe alfabede olmayanları, Kürtçe alfabede olup da Türkçe alfabede olmayanları iyice gözden geçirmek.
Tekrarlıyoruz:
Ğ, Ö, Ü harfleri Kürtçe alfabede yok. Bu harfleri biz istesek de zaten Kürtçe alfabeye koyamayız çünkü bu harflere karşılık gelen sesler Kürtçe'de mevcut değil.
X, W, Q, Ê, Û harfleri ise Türkçe alfabede yok. Kürtçe'de mevcut olup da Türkçe'de olmayan harfler için de aynı şey sözkonusu olup bu harflere karşılık gelen sesler Türkçe'de yoktur.
Yukarıdaki bilgileri bir kez daha iyice gözden geçirip şu sorulara cevap verelim:
- Kürtçe alfabede olmayan Türkçe alfabedeki harfleri tekrarlayalım ve bir kağıda yazalım ya da gözlerimizi kapatıp sesli olarak söyleyelim.
- Türkçe alfabede olmayıp Kürtçe alfabede yer alan harfleri gene aynı şekilde bir kağıda yazalım ya da gözlerimizi kapatıp sesli olarak söyleyelim.
Eğer yukarıdaki bu iki soruya rahatlıkla cevap verebildiyseniz bir sonraki adımlara geçebilirsiniz. Ama eğer yukarıdaki iki soruya rahatlıkla cevap veremediyseniz zihninize yerleşene kadar tekrarlayınız.
Bunları yaptığınızı varsayarak devam ediyoruz.
Adım-2
X harfi
Kürtçe dersimizin ilk adımında Kürtçe alfabeyi verdik, Kürtçede olmayan Türkçe'ye ait sesler ile Türkçe'de olmayan Kürtçe'ye ait sesleri belirttik. Bu seslerden biri X harfi ile temsil edilen ses idi.
X harfi hangi sese karşılık geliyor?
Dersimizin bu ikinci adımında bu harf üzerinde duruyoruz.
Kürtçede "teyze" ne demektir?
"Teyze" kelimesinin Kürtçe karşılığını biliyorsunuz, bunu sesli olarak telafuz ediniz. Türkçe harflerle yazmayı deneyiniz, yazmaya çalıştığınız halde olmuyor, değil mi? Çünkü Türkçe'de olmayan bir ses çıkıyor ve bu sesi karşılayacak bir harf arıyorsunuz, size bir harf lazım, evet bu harf sözünü ettiğimiz X harfidir, şimdi "teyze"nin Kürtçe karşılığını rahatça yazabiliriz: Xaltî.
Aynı metodla örnekleri çoğaltabiliriz, ilk önce Türkçe yazmayı deneyiniz ve olmadığını gördüğünüz için hep bu sesleri karşılayacak harflerin eksikliğini duyacaksınız ve böylece bu harfleri öğrenip kolayca hafızanıza kaydetmiş olacaksınız.
Şimdi örnekleri çoğaltabiliriz:
"Dayı" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz, yukarıdaki yöntemde olduğu gibi yazmaya çalışın, gene Türkçe alfabede olmayan bir harfe gereksinim duyuyorsunuz, evet gene X harfi size lazım, şimdi "dayı" kelimesinin Kürtçesini yazabiliriz: Xal.
X harfinin içinde olduğu kelimelerin Türkçesini verip bunların Kürtçesini telaffuz edip nasıl yazıldığını aşağıda çoğaltabiliriz:
Teyze : Xaltî
Dayı : Xal
Süslemek : Xemilandin
Genç erkek : Xort
Ceylan : Xezal,
Benek benek : Xal xal
Çalışma : Xebat
Küsme : Xeyidîn
Görünmek : Xuya kirin
Xanim, Xatir, Xelk gibi...
Xaltiya min, ji xalifiroş xali stand. (Teyzem halı satıcısından halı satın aldı)
Xaltiya Xelîl bi xalî wî re xebat kir. (Halil'in teyzesi dayısı ile çalıştı)
Xortekî xurt xuya kir. (Güçlü bir genç erkek görüldü)
Xelk diçe zozanan. (Halk yaylalara gidiyor)
Böylece dersin ikinci adımında X harfini açıklamış olduk. Kendi kendinize içinde X harfinin olduğu kelimeleri bulup tekrarlayınız.
Adım-3
W harfi
W harfini çok duydunuz, bir çok dilde bu harfle karşılaştınız.
Kürtçe'de bu harf hangi sese karşılık geliyor, tahmin edebiliyor musunuz?
Türkçe'deki "ülke", "memleket" kelimelerinin Kürtçe karşılığını biliyorsunuz, bunu yazmak istediğiniz zaman bildiğiniz Türkçe harfler ile yazabilir misiniz? Denemek isteseniz de olmaz, çünkü gene Türkçe'de olmayan bir ses çıkıyor ve bu sesi temsil eden bir harf olmalı, bu harf " W " harfidir.
Artık "ülke"nin Kürtçe karşılığını yazabiliriz: Welat.
Artık "W" harfinin nasil bir sese karşılık geldiğini, nasıl okunduğunu "Welat" kelimesinden çikarabiliyorsunuz.
İçinde "w" harflerinin bulunduğu kelimelere dikkat ederek örneklerimizi çoğaltalım:
Memleket : Welat
El şişti : Dest werimî
O yoruldu : Ew westiya
O : Ew
Oradan : Ji wir
Ördek : Werdek
Tercüme : Werger
Vakit : Wext
Gibi : Wek
Yer,yurt : War
Wî, werdek ji welat anî. (O, memleketten ördek getirdi)
Wexta ku ew hat tu jî were. ( O geldiği zaman sen de gel )
Wek wî, weha wergerand. (Onun gibi, şöyle tercüme etti)
Were were! Li wir çi dikî? (Gel gel! Orada ne yapıyorsun?)
Wilo, weha, weng, weha...
Bunun gibi siz de içinde "w" harfinin bulunduğu başka kelimeleri bulup yazınız.
Adım-4
Q (q) harfi
Türkçedeki "K" harfini genizden söylersek "Q" harfini seslendirmiş oluruz. Aslında "Q" harfinin temsil ettiği ses zaman zaman Türkçe'de de karşımıza çıkıyor ama bu harf Türkçe alfabeye alınmadığı için "K" harfini çoğu insan genizden seslendirerek aynı "Q" nun verdiği sese ulaşıyor.
Örneğin "kalem" kelimesindeki "k" harfini çoğu insan yumuşak değil de sert ve genizden okur ve "Kalem" , "Qalem"e dönüşür.
Şimdi konuyu dağıtmadan "Q" harfine örnekler verelim:
"Gırtlak" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz bunu telaffuz ediniz, telaffuz ettiğiniz kelimeyi yazalım: Qirik.
Yukarda da dediğimiz gibi bu harf "K" harfinin genizden seslendirilmesi sonucu çıkıyor.
İçinde "Q" harfinin bulunduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Başlık Parası : Qeling
Çığlık : Qîrîn
Hiç : Qet
Yuvarlak : Qilotik
Buruşuk : Qerçimî
Bitirme : Qedandin
Delik : Qul
Yudum : Qult
Quling hatin ji bo qultek av. (Turnalar bir yudum su için geldiler)
Zencîr qetiya, qolye qelişî. (Zincir koptu, kolye yarıldı)
Ew qefilî, ji serma dest qerimîn. (O üşüdü, soğuktan elleri dondu)
Qompîr qewirî. (Patates kavruldu)
Qirş-qal berhev kirin. (Çalı-çırpı topladılar)
Qijilî ye av! (Su çok sıcak!)
Qet qetiya ben? (Hiç koptu mu ip?)
Siz de içinde "Q" harfinin bulundugu kelimeleri bulup yazınız.
Adım-5
Ê harfi
"Elma" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz, Kürtçe alfabeyi hiç bilmeyen biri bunu Türkçe alfabedeki harflerle nasıl yazabilirdi? İlk önce "siv" yazardi herhalde sonra bakar ve "olmadı" der, "sev" yazar bunun da olmadığını görür, her ikisini de okuduğunuzda ne "siv" ne de "sev" "elma" nin Kürtçesini karşılamıyor, ortadaki sesli harf bunu karşılamıyor, o zaman bu sesi karşılayacak bir harf gerekir, bu harf sözünü ettiğimiz "ê" harfidir, şimdi "sêv" diye yazabiliriz.
Dogrusu "sêv".
Böylece "sêv" kelimesinden "Ê" harfinin nasıl okunduğunu çıkarabildik. "Sêv" kelimesindeki "ê" harfini tek başına seslendirmeye çalışın. Aynısı "rêz" (sıra) için de geçerli, ne "riz" ne de "rez", doğrusu "rêz".
"Ê" harfinin bulunduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Aslan : Şêr
Sıra : Rêz
Tok : Têr
Önceki gün : Pêr
Bıçak : Kêr
Eril, erkek : Nêr
Otlatma : Çêrandin
Artık : Êdî
Eğe : Êge
Akşam : Êvar
Çend êzing bi têl girêdan. (Bir kaç odunu tel ile bağladı)
Nanê sêlê zêde hîşk e. (Saç ekmeği fazla sert)
Li jêr dengê wê keçikê tê. (Aşağıda o kızın sesi geliyor)
Şêr çûye lê rêça ling heye. (Aslan gitmiş ama ayak izi var)
İçinde "ê" harfinin olduğu kelimeleri siz de çoğaltıp yazabilirsiniz.
Adım-6
Û harfi
"Û" harfi Türkçedeki bildigimiz "U" harfinin aynısıdır ve olduğu gibi okunur, bunun için bir kaç örnek verelim:
Uzak : Dûr
O gitti : Ew çû
Erken : Zû
Yağ : Rûn
Yer : Şûn
Türkçe'deki "su" ya da "şu" kelimelerindeki "u", ile Kürtçe'deki "dûr", "zû" gibi kelimelerindeki "û" harflerini telaffuz ettiğimizde arada bir fark olmadığı görülüyor.
Gördüğünüz gibi Türkçe'deki "u" harfinin aynısıdır, bunun üzerinde fazla durmaya gerek yok.
Adım-7
U harfi
Kürtçe'deki " û " Türkçe'deki " u " gibi okunuyor demiştik, ama Kürtçedeki şapkasiz "u" Türkçedeki gibi okunmuyor. Bunu örneklerle açıklamaya çalışalım:
"Kurt" kelimesinin Kürtçesini seslendirin.
Bu seslendirdiğiniz kelimeyi Kürtçe olarak şöyle yaziyoruz: "Gur".
O zaman "Gur" kelimesindeki "u" harfini nasıl seslendirdiğimize dikkat edelim ve bu harfi tek başına telaffuz etmeye ve nasıl telaffuz edildiğine dikkat etmeye çalışın.
Şimdi "u" harfinin nasıl telaffuz edildiğini göstermek için içinde "u" harfinin olduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Böbrek : Gurçik
Sen : Tu
İç : Hundir
İki : Du
Salı : Duşem
Yok : Tune
Dinleyici : Guhdar
Bu kelimelerden "u" nun nasıl telaffuz edildiği görülüyor.
Kurmancî, lehçeke Kurdî ye. (Kurmanci, Kürtçe'nin bir lehçesidir)
Gula dest yaran. (Sevgililerin elindeki gül)
Wî, ji gulfiroşê gulek sitand. (O, gül satıcısından bir gül aldı)
Keça Kurd a por kurt. (Kısa saçlı Kürt kızı)
Bu tür örnekleri çoğaltıp yazabilirsiniz.
Adım-8
XW bitişik olduğu zaman
X ile W bitişik olduğu zaman sanki tek bir harfmış gibi okunur.
X ve W harflerinin nasıl okunduğunu yukarıda örneklerle izah etmiştik, bu iki harfin ard arda, ara vermeden hızlı okunması ile XW sesi tek bir sesmiş gibi elde edilir.
Şimdi bunu örneklerle anlaşılır kılalım:
Şimdi bunu örneklerle anlaşılır kılalım:
Yemek : Xwarin
Tuz : Xwê
Hoş : Xweş
Yeğen : Xwarzi
Okumak : Xwendin
Ew, xwarina xwe çê dike û dixwe. (O, yemeğini hazırlar ve yer)
Xwîşk û birayê xwe xwendevan in. (Kız ve erkek kardeşi öğrencidirler)
Böyle örnekleri siz de çoğaltıp yazın.
Yemek : Xwarin
Tuz : Xwê
Hoş : Xweş
Yeğen : Xwarzi
Okumak : Xwendin
Ew, xwarina xwe çê dike û dixwe. (O, yemeğini hazırlar ve yer)
Xwîşk û birayê xwe xwendevan in. (Kız ve erkek kardeşi öğrencidirler)
Böyle örnekleri siz de çoğaltıp yazın.
Adım-9
A, O ve E harflerine dair
Ve en önemli ve de dersimizin son safhasını oluşturan 9. Adıma geldik.
Dersimizin en başında belirttiğimiz gibi, Kürtçe'yi iyi okuyup yazmak, bir melodinin seslerini birbirinden iyi ayırt etmeye benzer, bir nevi iyi bir müzik kulağına sahip olmayı gerektirir. Özellikle Orta Anadolu Kürtleri, Adıyaman, Malatya gibi yerlerdeki Kürtler, yerel Kürtçesini yazarken "A" , "O" ve "E" harflerini sık sık yanlış kullanırlar. Hatta genelde Kürtçenin yanlış yazılmasının en büyük nedeninin de bu üç harfin yanlış yazılmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz.
Bazen "A" yerine "O" kullanılarak hata yapılıyor, bazen "E" yerine "A" kullanılarak bazen de "O" harfinin yazılması gerekirken alakası olmayan bazı sesli harfler yazılıyor.
Bu harfler Kürtçe'nin kendine özgü aksanı ile kullanıldığı için çoğu insan bu harfleri yanlış algılıyor ve karıştırıyor. Bu tamamen Kürtlerin dili kullanma ve seslendirmesi ile ilgili bir durumdur. Türkçe'nin etkisinde kalma da bu nedenlerin başındadır. Kürtçeyi Türkçe gibi yazma eğilimi var.
Bunu izah etmek için örnekler vermeye çalışalım:
"Dar li ber xêni ye" (Ağaç evin önündedir).
Bu dediğimiz harfleri karıştıranlar yukarıdaki bu cümleyi yanlış olarak şöyle yazarlar:
"Dor li bar xêni ye" a, o ve e harflerinin karıştırılarak birbirlerinin yerine nasıl kullanıldığına iyi bakın!
Peki "Evin etrafında ağaçlar var" cümlesini nasıl yazarız?
"Li dor xêni dar hene".
Şimdi "li dor xêni dar hene" ile "Dar li ber xêni ye" cümlelerindeki "Dor"(etraf) ile "Dar"(ağaç) kelimelerini iyi inceleyin ve buradan "a" ve "o" harflerinin nasıl Kürtçe'ye özgü bir seslendirmeyle telaffuz edildiğini rahatlıkla görebilirsiniz.
Bu harfleri karıştırmamamız gerektiğine iyi dikkat ediniz!
Bu konuyu biraz daha pekiştirmek için, yukarıdaki örneğe bir kelime daha ekleyelim:
Dûr (Uzak).
Ve irdelemeye devam edelim:
"Dar" , "Dor" , "Dûr" ! Bazı yerlerde, Kürtçe yazılırken "a" harfi yerine yanlışlıkla "o" yazılıyor demiştik. Üstelik bunu da sözde yerel kullanımı böyledir diye yapanlar var. Bunu çözümlemenin en iyi yolu yukarıdaki üç kelimedir:
Şimdi "Ağaç" kelimesini "Dor" diye yanlış yazanlara Türkçedeki "Etraf" kelimesini yazın desek bu sefer herhalde "Dûr" diye yanlış yazarlar. O zaman "Uzak" kelimesini Kürtçe yazın diyelim.
İşte tam da burada köşeye sıkışacak! Bunu yanlış yazmak için elde 'yanlış harf' kalmadı!
Çünkü "Uzak"ı yazmak için "Dûr" diye yazmak zorunda kalacak. Ve şu şekilde doğru olarak yerli yerine oturacak:
Ağaç : Dar
Etraf : Dor
Uzak : Dûr
Şimdi Dar (ağaç), Dor (etraf) ve Dûr (uzak) kelimelerindeki "a", "o" ve "û" harflerinin Kürtçe'ye özgü bir ağız yapısıyla nasıl telaffuz edildiğini kulaklarımız iyi duyabiliyor, nasıl yazıldığını gözlerimiz artık iyi görebiliyor, bu harflerin birbirinin yerini tutamayacağını kolayca anlayabilliyoruz.
Son olarak kısaca iki örnek daha:
Örnegin "yılan" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz:
"Mar".
Çoğu insan bunu "mor" diye yanlış yazar, "boncuk" kelimesinin Kürtçesini de biliyorsunuz:
Morî.
Eğer "boncuk" yani "morî" kelimesindeki "o" harfini telaffuz ettiğiniz gibi "yılan" diye yanlış yazılan "mor" kelimesindeki "o" harfini de aynı şekilde telaffuz ederseniz "mor" kelimesinin "yılan" kelimesini karşılamadığını ve doğrusunun "mar" diye yazılması gerektiğini göreceksiniz.
"Ben geldim" cümlesinin Kürtçesini yazalım:
"Ez hatim".
Gene çoğu insan bunu "Az hotim" diye yanlış yazar.
"Ez hatim" daki "E" harfi Kürtçe'nin kendisine özgü ağız yapısı ile seslendirildiği için sanki "A" ya yakın bir sesmiş gibi geliyor ve çoğu insan bu "E" harfini "A" diye yanlış yazıyor.
Daha önce de belirttiğimiz gibi bu gibi yanlışlar Kürtçeyi, Türkçe gibi yazma eğiliminden kaynaklanıyor.
Dersimizin başında da belirttiğimiz gibi ortak harfler olmakla beraber her iki dilin de kendi özel kullanımlarını, ses yapısını, telaffuz biçimlerini iyice görüp karıştırmamak gerekir.
Bu tür örnekleri siz de kolayca görüp çoğaltabilirsiniz.
Böylece dokuz adımdan oluşan dersimizi tamamlamış olduk.
Gördüğünüz gibi Kürtçe'yi okuyup yazma sanıldığı gibi zor değil, sadece birazcık çaba gerektiriyor.
Yapmanız gereken, nerede karşınıza Kürtçe yazı çıkarsa okumaya çalışınız. Kafanızda geçen cümleleri bir kağıda ya da zihin deryanıza yazınız.
Yanlış ve doğru yapa yapa sonunda rahatça okuyup yazabileceksiniz.
Şunu unutmayınız:
Yabancı bir dili öğrenmiyorsunuz, zaten bildiğiniz anadilinizi okuyup yazmayı öğreniyorsunuz! Hiç usanmadan tam anlamasanız da okumaya devam etmeniz, yanlış da yazsanız yazmaya devam etmeniz önemli. Önemli olan Kürtçe'ye olan ilginizin olmasıdır, böylece zamanla çok iyi okuyup, yazacaksınız.
Şimdi biri hikaye, biri fıkra olan iki edebî çalışmamı aşağıda size sunuyorum, böylece yukarıdaki tüm bilgileri kavrayıp kavramadığınızı test etmiş olacaksınız. Bu şekilde eksiklerinizi görüp yukarıdaki tüm adımları gözden geçirebilirsiniz.
Başarılar!
Mûlla Evîndar
mullaevindar@gmail.com
https://mullaevindar.blogspot.com
Pêkenok:
"VÊ GERMÊ KÎ BI TIRKÎ DENG BIKE LO!"
Havîn e, germ e.
Xalê Qadîr li siya xêni rûniştiye.
Memûrê dewletê ji bo hejmartina nûfûsê li gund digerine. Memûr Tirk in. Ew tên mala Xalê Qadîr jî.
Xwîşka Qêdir jî li wir e. Navê wê Fatê ye, Fatê bi Tirkî tenê kelîmekê jî nizane.
Memûr bi Tirkî dibê: "Hanımefendi aile reisiniz nerede?"
Fatê dibê "Qadir were ew dibên çi?"
Xalê Qadir dibîne ku memûr in, Tirk in. Xalê Qadîr jî bi Tirkî pir nizane. Ji siya xêni ya hênik hêdî hêdî radibe û dibê:
"Va çi ye lo! Yaw vê germê kî bi Tirkî deng bike lo!"
Mûlla Evîndar
mullaevindar@gmail.com
Mûlla Evîndar
DOKUZ ADIMDA KÜRTÇE'Yİ KOLAYCA OKUYUP YAZMA METODU
https://youtu.be/lP2HBO_UaRo?feature=shared
Yazar : Mûlla Evîndar
15.06.2002
Kürtçe'yi çok iyi konuştuğu halde okuyup yazamayan insanlarımızın çokluğu beni böyle farklı, sade bir çalışmaya itti. İnsanları korkutmayan hem basit, hem merak giderici, hem de eğlenceli bir çalışma.
İnsanların gözünde büyüttüğü, çok kolay olduğu halde zor sandığı Kürtçe'yi okuyup yazmak!
Kürtçe'yi okuyup yazmak, bir melodinin içindeki bütün sesleri birbirinden iyi ayırt etmeye benzer. Müzik ile ilgilenen biri olarak biraz da müzik kulağı açısından baktım.
Nasıl ki sesler birbirinden iyi ayırt edildiği zaman o melodiyi olması gereken tadıyla dinleyebiliyorsak, Kürtçe alfabedeki harflerin karşılık geldiği sesleri de birbirinden iyi ayırt edebilirsek Kürtçe'yi de kendine özgü olan tadıyla okur ve yazarız, ama eğer bir melodinin içindeki sesler birbirinden iyi ayırt edilmezse o melodi olması gereken tadında dinlenmez, bir melodinin notaları yanlış olarak kağıda dökülürse o melodi bozuk çıkar, Kürtçe'deki seslere karşılık gelen harfler de yerli yerine iyi oturtulmazsa Kürtçe bozuk, yanlış bir şekilde yazılır. Bu da bir dile vurulan en büyük darbedir!
Kürtçe'yi kolayca yazıp okuyabilmeye giriş niteliğinde, kısa ve öz olarak anlatabilmeyi hedefleyen bu çalışma "dokuz adımdan" oluşuyor.
Bu metod Türkçe'yi okuyup yazabilen ve de Kürtçe'yi konuşabilen insanlar varsayımına dayanıyor. Onun için de bu çalışma Türkçe hazırlandı.
Sıralayacağım dokuz adımdan sonra Kürtçe'yi okuyup yazmak mümkündür.
İlk önce şunu belirtmek gerekiyor, Kürtçe bir çok lehçeden ve bu lehçeler de kendi aralarında yöreden yöreye değişen ağızlardan oluşuyor, örneğin Kurmancî'yi konuşan birinin Soranî, Zazakî gibi lehçeleri anlamaması normaldır, Kurmancî de Kürtçenin bir lehçesidir ama "Kurmancî" yi kullanma ve seslendirme biçimi de yöreden yöreye değişiyor buna da "ağız" yani Kürtçe tabiriyle "devok" deniliyor.
Bu dokuz adımdan sonra diğer yörelerin Kürtçesini anlamasanız da okuyabileceksiniz, kısacası nerede bir Kürtçe yazı görürseniz okuyabileceksiniz ama kendi yörenizin Kürtçesini okumakla kalmayıp aynı zamanda hepsini anlayabileceksiniz de. Onun için kendi yörenizin Kürtçesini yazmaya çalışın, zamanla bulundugunuz yörede olmayan kelimeleri de öğrenecek ve kelime hazineniz gelişecek.
Basitleştirerek ve kafa karışıklığı içermeyen bir yöntemle bu sıralayacağım dokuz adımdan sonra hangi yörede olursanız olun, Kurmancî'nin bütün biçimlerini yazabilecek ve okuyabileceksiniz.
Burada yapmanız gereken konuyu fazla uzatmamak için kısa olarak verdiğimiz örnekleri sizin çoğaltmanız.
Burada Kürtçe'nin dilbilgisi kurallarını, özelliklerini verme diye bir amacımız yok, zaten konumuz da da bu değil, buradaki amacımız Kürtçe'yi okuyup yazmanın sanıldığı kadar zor olmadığını göstermek. Grameri ayrıca öğrenmek isteyenler kolayca kaynak bulabilir.
Yukarıda da değinildiği gibi usanmadan tekrarlıyorum dokuz adımdan oluşan bu metod Kürtçe'yi konuştuğu halde okuyup yazamayan ama Türkçe'yi okuyup, yazabilen kişi varsayımına dayanıyor. Böyle insanlarımızın çok oluşundan dolayı zaten böyle bir çalışma yapma gereği duydum.
Eğer Türkçe'yi okuyup, yazabiliyorsanız ve Kürtçe'yi konuşabiliyorsanız hazırsınız demektir.
Tahmin ediyorum, "bu kadar basit mi Kürtçe'yi okuyup yazmak?" diyorsunuz.
İlk adımdan başlayalım:
Adım-1
Türkçe alfabeyi biliyorsunuz:
A, B, C, Ç, D, E, F, G, Ğ, H, I, İ, J, K, L, M, N, O, Ö, P, R, S, Ş, T, U, Ü, V, Y, Z (29 tane harf)
Bunlardan "Ğ", "Ö", "Ü" harflerini alıp çıkarıyoruz, bu harfler Kürtçe alfabede yoktur.
Geriye 26 tane harf kaldı. Bu 26 tane harfin hepsi Kürtçe alfabede var. Bütün bu harfler Kürtçe'ye özgü telaffuzu olmakla beraber Türkçede olduğu gibi okunuyor ve yazılıyor("U" harfi hariç).
Böylece işimiz kolaylaşıyor.
Şimdi Kürtçe alfabede olup Türkçe alfabede olmayan harfleri yazıyoruz:
X, W, Q, Ê, Û (x, w, q, ê,û).
Bu 5 harfi diger 26 harfe eklediğimiz zaman toplam 31 harf oluyor. Şimdi Kürtçe alfabemizi yazabiliriz:
A, B, C, Ç, D, E, Ê, F, G, H, I, Î, J, K, L, M, N, O, P, Q, R, S, Ş, T, U, Û, X, W, V, Y, Z
Böylece Celadet Bedîrxan'ın Latin harflerini kullanarak hazırlamış olduğu alfabeye ulaşmış oluyoruz.
O zaman bütün mesele Türkçede olmayan bu 5 harfin ne olduğunu, nasıl okunduğunu, hangi seslere karşılık geldiğini öğrenmek.
Gördüğünüz gibi Kürtçe'yi okuyup yazmak öyle sanıldığı gibi karmaşık ve zor değil, çok basit. Bu 5 harfin nasıl okunduğunu teker teker üzerinde durarak her birini ayrı ayrı adımlarda açıklayacağız.
Şunu da belirtmeden geçmeyelim, Celadet Bedîrxan Türkçe alfabedeki " ı " ve " i " harflerini " i "ve" î "olarak almıştır, doğrusu da budur, dilin ve yazımın estetiğine daha uygundur, kaldı ki şapkalı " î " Kürtçe'ye özgü kullanımıyla biraz daha ince okunuyor.
Şimdiki dersimiz yukarıdaki alfabeyi iyi gözden geçirmek, Türkçe alfabede olup da Kürtçe alfabede olmayanları, Kürtçe alfabede olup da Türkçe alfabede olmayanları iyice gözden geçirmek.
Tekrarlıyoruz:
Ğ, Ö, Ü harfleri Kürtçe alfabede yok. Bu harfleri biz istesek de zaten Kürtçe alfabeye koyamayız çünkü bu harflere karşılık gelen sesler Kürtçe'de mevcut değil.
X, W, Q, Ê, Û harfleri ise Türkçe alfabede yok. Kürtçe'de mevcut olup da Türkçe'de olmayan harfler için de aynı şey sözkonusu olup bu harflere karşılık gelen sesler Türkçe'de yoktur.
Yukarıdaki bilgileri bir kez daha iyice gözden geçirip şu sorulara cevap verelim:
- Kürtçe alfabede olmayan Türkçe alfabedeki harfleri tekrarlayalım ve bir kağıda yazalım ya da gözlerimizi kapatıp sesli olarak söyleyelim.
- Türkçe alfabede olmayıp Kürtçe alfabede yer alan harfleri gene aynı şekilde bir kağıda yazalım ya da gözlerimizi kapatıp sesli olarak söyleyelim.
Eğer yukarıdaki bu iki soruya rahatlıkla cevap verebildiyseniz bir sonraki adımlara geçebilirsiniz. Ama eğer yukarıdaki iki soruya rahatlıkla cevap veremediyseniz zihninize yerleşene kadar tekrarlayınız.
Bunları yaptığınızı varsayarak devam ediyoruz.
Adım-2
X harfi
Kürtçe dersimizin ilk adımında Kürtçe alfabeyi verdik, Kürtçede olmayan Türkçe'ye ait sesler ile Türkçe'de olmayan Kürtçe'ye ait sesleri belirttik. Bu seslerden biri X harfi ile temsil edilen ses idi.
X harfi hangi sese karşılık geliyor?
Dersimizin bu ikinci adımında bu harf üzerinde duruyoruz.
Kürtçede "teyze" ne demektir?
"Teyze" kelimesinin Kürtçe karşılığını biliyorsunuz, bunu sesli olarak telafuz ediniz. Türkçe harflerle yazmayı deneyiniz, yazmaya çalıştığınız halde olmuyor, değil mi? Çünkü Türkçe'de olmayan bir ses çıkıyor ve bu sesi karşılayacak bir harf arıyorsunuz, size bir harf lazım, evet bu harf sözünü ettiğimiz X harfidir, şimdi "teyze"nin Kürtçe karşılığını rahatça yazabiliriz: Xaltî.
Aynı metodla örnekleri çoğaltabiliriz, ilk önce Türkçe yazmayı deneyiniz ve olmadığını gördüğünüz için hep bu sesleri karşılayacak harflerin eksikliğini duyacaksınız ve böylece bu harfleri öğrenip kolayca hafızanıza kaydetmiş olacaksınız.
Şimdi örnekleri çoğaltabiliriz:
"Dayı" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz, yukarıdaki yöntemde olduğu gibi yazmaya çalışın, gene Türkçe alfabede olmayan bir harfe gereksinim duyuyorsunuz, evet gene X harfi size lazım, şimdi "dayı" kelimesinin Kürtçesini yazabiliriz: Xal.
X harfinin içinde olduğu kelimelerin Türkçesini verip bunların Kürtçesini telaffuz edip nasıl yazıldığını aşağıda çoğaltabiliriz:
Teyze : Xaltî
Dayı : Xal
Süslemek : Xemilandin
Genç erkek : Xort
Ceylan : Xezal,
Benek benek : Xal xal
Çalışma : Xebat
Küsme : Xeyidîn
Görünmek : Xuya kirin
Xanim, Xatir, Xelk gibi...
Xaltiya min, ji xalifiroş xali stand. (Teyzem halı satıcısından halı satın aldı)
Xaltiya Xelîl bi xalî wî re xebat kir. (Halil'in teyzesi dayısı ile çalıştı)
Xortekî xurt xuya kir. (Güçlü bir genç erkek görüldü)
Xelk diçe zozanan. (Halk yaylalara gidiyor)
Böylece dersin ikinci adımında X harfini açıklamış olduk. Kendi kendinize içinde X harfinin olduğu kelimeleri bulup tekrarlayınız.
Adım-3
W harfi
W harfini çok duydunuz, bir çok dilde bu harfle karşılaştınız.
Kürtçe'de bu harf hangi sese karşılık geliyor, tahmin edebiliyor musunuz?
Türkçe'deki "ülke", "memleket" kelimelerinin Kürtçe karşılığını biliyorsunuz, bunu yazmak istediğiniz zaman bildiğiniz Türkçe harfler ile yazabilir misiniz? Denemek isteseniz de olmaz, çünkü gene Türkçe'de olmayan bir ses çıkıyor ve bu sesi temsil eden bir harf olmalı, bu harf " W " harfidir.
Artık "ülke"nin Kürtçe karşılığını yazabiliriz: Welat.
Artık "W" harfinin nasil bir sese karşılık geldiğini, nasıl okunduğunu "Welat" kelimesinden çikarabiliyorsunuz.
İçinde "w" harflerinin bulunduğu kelimelere dikkat ederek örneklerimizi çoğaltalım:
Memleket : Welat
El şişti : Dest werimî
O yoruldu : Ew westiya
O : Ew
Oradan : Ji wir
Ördek : Werdek
Tercüme : Werger
Vakit : Wext
Gibi : Wek
Yer,yurt : War
Wî, werdek ji welat anî. (O, memleketten ördek getirdi)
Wexta ku ew hat tu jî were. ( O geldiği zaman sen de gel )
Wek wî, weha wergerand. (Onun gibi, şöyle tercüme etti)
Were were! Li wir çi dikî? (Gel gel! Orada ne yapıyorsun?)
Wilo, weha, weng, weha...
Bunun gibi siz de içinde "w" harfinin bulunduğu başka kelimeleri bulup yazınız.
Adım-4
Q (q) harfi
Türkçedeki "K" harfini genizden söylersek "Q" harfini seslendirmiş oluruz. Aslında "Q" harfinin temsil ettiği ses zaman zaman Türkçe'de de karşımıza çıkıyor ama bu harf Türkçe alfabeye alınmadığı için "K" harfini çoğu insan genizden seslendirerek aynı "Q" nun verdiği sese ulaşıyor.
Örneğin "kalem" kelimesindeki "k" harfini çoğu insan yumuşak değil de sert ve genizden okur ve "Kalem" , "Qalem"e dönüşür.
Şimdi konuyu dağıtmadan "Q" harfine örnekler verelim:
"Gırtlak" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz bunu telaffuz ediniz, telaffuz ettiğiniz kelimeyi yazalım: Qirik.
Yukarda da dediğimiz gibi bu harf "K" harfinin genizden seslendirilmesi sonucu çıkıyor.
İçinde "Q" harfinin bulunduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Başlık Parası : Qeling
Çığlık : Qîrîn
Hiç : Qet
Yuvarlak : Qilotik
Buruşuk : Qerçimî
Bitirme : Qedandin
Delik : Qul
Yudum : Qult
Quling hatin ji bo qultek av. (Turnalar bir yudum su için geldiler)
Zencîr qetiya, qolye qelişî. (Zincir koptu, kolye yarıldı)
Ew qefilî, ji serma dest qerimîn. (O üşüdü, soğuktan elleri dondu)
Qompîr qewirî. (Patates kavruldu)
Qirş-qal berhev kirin. (Çalı-çırpı topladılar)
Qijilî ye av! (Su çok sıcak!)
Qet qetiya ben? (Hiç koptu mu ip?)
Siz de içinde "Q" harfinin bulundugu kelimeleri bulup yazınız.
Adım-5
Ê harfi
"Elma" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz, Kürtçe alfabeyi hiç bilmeyen biri bunu Türkçe alfabedeki harflerle nasıl yazabilirdi? İlk önce "siv" yazardi herhalde sonra bakar ve "olmadı" der, "sev" yazar bunun da olmadığını görür, her ikisini de okuduğunuzda ne "siv" ne de "sev" "elma" nin Kürtçesini karşılamıyor, ortadaki sesli harf bunu karşılamıyor, o zaman bu sesi karşılayacak bir harf gerekir, bu harf sözünü ettiğimiz "ê" harfidir, şimdi "sêv" diye yazabiliriz.
Dogrusu "sêv".
Böylece "sêv" kelimesinden "Ê" harfinin nasıl okunduğunu çıkarabildik. "Sêv" kelimesindeki "ê" harfini tek başına seslendirmeye çalışın. Aynısı "rêz" (sıra) için de geçerli, ne "riz" ne de "rez", doğrusu "rêz".
"Ê" harfinin bulunduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Aslan : Şêr
Sıra : Rêz
Tok : Têr
Önceki gün : Pêr
Bıçak : Kêr
Eril, erkek : Nêr
Otlatma : Çêrandin
Artık : Êdî
Eğe : Êge
Akşam : Êvar
Çend êzing bi têl girêdan. (Bir kaç odunu tel ile bağladı)
Nanê sêlê zêde hîşk e. (Saç ekmeği fazla sert)
Li jêr dengê wê keçikê tê. (Aşağıda o kızın sesi geliyor)
Şêr çûye lê rêça ling heye. (Aslan gitmiş ama ayak izi var)
İçinde "ê" harfinin olduğu kelimeleri siz de çoğaltıp yazabilirsiniz.
Adım-6
Û harfi
"Û" harfi Türkçedeki bildigimiz "U" harfinin aynısıdır ve olduğu gibi okunur, bunun için bir kaç örnek verelim:
Uzak : Dûr
O gitti : Ew çû
Erken : Zû
Yağ : Rûn
Yer : Şûn
Türkçe'deki "su" ya da "şu" kelimelerindeki "u", ile Kürtçe'deki "dûr", "zû" gibi kelimelerindeki "û" harflerini telaffuz ettiğimizde arada bir fark olmadığı görülüyor.
Gördüğünüz gibi Türkçe'deki "u" harfinin aynısıdır, bunun üzerinde fazla durmaya gerek yok.
Adım-7
U harfi
Kürtçe'deki " û " Türkçe'deki " u " gibi okunuyor demiştik, ama Kürtçedeki şapkasiz "u" Türkçedeki gibi okunmuyor. Bunu örneklerle açıklamaya çalışalım:
"Kurt" kelimesinin Kürtçesini seslendirin.
Bu seslendirdiğiniz kelimeyi Kürtçe olarak şöyle yaziyoruz: "Gur".
O zaman "Gur" kelimesindeki "u" harfini nasıl seslendirdiğimize dikkat edelim ve bu harfi tek başına telaffuz etmeye ve nasıl telaffuz edildiğine dikkat etmeye çalışın.
Şimdi "u" harfinin nasıl telaffuz edildiğini göstermek için içinde "u" harfinin olduğu örneklerimizi çoğaltalım:
Böbrek : Gurçik
Sen : Tu
İç : Hundir
İki : Du
Salı : Duşem
Yok : Tune
Dinleyici : Guhdar
Bu kelimelerden "u" nun nasıl telaffuz edildiği görülüyor.
Kurmancî, lehçeke Kurdî ye. (Kurmanci, Kürtçe'nin bir lehçesidir)
Gula dest yaran. (Sevgililerin elindeki gül)
Wî, ji gulfiroşê gulek sitand. (O, gül satıcısından bir gül aldı)
Keça Kurd a por kurt. (Kısa saçlı Kürt kızı)
Bu tür örnekleri çoğaltıp yazabilirsiniz.
Adım-8
XW bitişik olduğu zaman
X ile W bitişik olduğu zaman sanki tek bir harfmış gibi okunur.
X ve W harflerinin nasıl okunduğunu yukarıda örneklerle izah etmiştik, bu iki harfin ard arda, ara vermeden hızlı okunması ile XW sesi tek bir sesmiş gibi elde edilir.
Şimdi bunu örneklerle anlaşılır kılalım:
Şimdi bunu örneklerle anlaşılır kılalım:
Yemek : Xwarin
Tuz : Xwê
Hoş : Xweş
Yeğen : Xwarzi
Okumak : Xwendin
Ew, xwarina xwe çê dike û dixwe. (O, yemeğini hazırlar ve yer)
Xwîşk û birayê xwe xwendevan in. (Kız ve erkek kardeşi öğrencidirler)
Böyle örnekleri siz de çoğaltıp yazın.
Yemek : Xwarin
Tuz : Xwê
Hoş : Xweş
Yeğen : Xwarzi
Okumak : Xwendin
Ew, xwarina xwe çê dike û dixwe. (O, yemeğini hazırlar ve yer)
Xwîşk û birayê xwe xwendevan in. (Kız ve erkek kardeşi öğrencidirler)
Böyle örnekleri siz de çoğaltıp yazın.
Adım-9
A, O ve E harflerine dair
Ve en önemli ve de dersimizin son safhasını oluşturan 9. Adıma geldik.
Dersimizin en başında belirttiğimiz gibi, Kürtçe'yi iyi okuyup yazmak, bir melodinin seslerini birbirinden iyi ayırt etmeye benzer, bir nevi iyi bir müzik kulağına sahip olmayı gerektirir. Özellikle Orta Anadolu Kürtleri, Adıyaman, Malatya gibi yerlerdeki Kürtler, yerel Kürtçesini yazarken "A" , "O" ve "E" harflerini sık sık yanlış kullanırlar. Hatta genelde Kürtçenin yanlış yazılmasının en büyük nedeninin de bu üç harfin yanlış yazılmasından kaynaklandığını söyleyebiliriz.
Bazen "A" yerine "O" kullanılarak hata yapılıyor, bazen "E" yerine "A" kullanılarak bazen de "O" harfinin yazılması gerekirken alakası olmayan bazı sesli harfler yazılıyor.
Bu harfler Kürtçe'nin kendine özgü aksanı ile kullanıldığı için çoğu insan bu harfleri yanlış algılıyor ve karıştırıyor. Bu tamamen Kürtlerin dili kullanma ve seslendirmesi ile ilgili bir durumdur. Türkçe'nin etkisinde kalma da bu nedenlerin başındadır. Kürtçeyi Türkçe gibi yazma eğilimi var.
Bunu izah etmek için örnekler vermeye çalışalım:
"Dar li ber xêni ye" (Ağaç evin önündedir).
Bu dediğimiz harfleri karıştıranlar yukarıdaki bu cümleyi yanlış olarak şöyle yazarlar:
"Dor li bar xêni ye" a, o ve e harflerinin karıştırılarak birbirlerinin yerine nasıl kullanıldığına iyi bakın!
Peki "Evin etrafında ağaçlar var" cümlesini nasıl yazarız?
"Li dor xêni dar hene".
Şimdi "li dor xêni dar hene" ile "Dar li ber xêni ye" cümlelerindeki "Dor"(etraf) ile "Dar"(ağaç) kelimelerini iyi inceleyin ve buradan "a" ve "o" harflerinin nasıl Kürtçe'ye özgü bir seslendirmeyle telaffuz edildiğini rahatlıkla görebilirsiniz.
Bu harfleri karıştırmamamız gerektiğine iyi dikkat ediniz!
Bu konuyu biraz daha pekiştirmek için, yukarıdaki örneğe bir kelime daha ekleyelim:
Dûr (Uzak).
Ve irdelemeye devam edelim:
"Dar" , "Dor" , "Dûr" ! Bazı yerlerde, Kürtçe yazılırken "a" harfi yerine yanlışlıkla "o" yazılıyor demiştik. Üstelik bunu da sözde yerel kullanımı böyledir diye yapanlar var. Bunu çözümlemenin en iyi yolu yukarıdaki üç kelimedir:
Şimdi "Ağaç" kelimesini "Dor" diye yanlış yazanlara Türkçedeki "Etraf" kelimesini yazın desek bu sefer herhalde "Dûr" diye yanlış yazarlar. O zaman "Uzak" kelimesini Kürtçe yazın diyelim.
İşte tam da burada köşeye sıkışacak! Bunu yanlış yazmak için elde 'yanlış harf' kalmadı!
Çünkü "Uzak"ı yazmak için "Dûr" diye yazmak zorunda kalacak. Ve şu şekilde doğru olarak yerli yerine oturacak:
Ağaç : Dar
Etraf : Dor
Uzak : Dûr
Şimdi Dar (ağaç), Dor (etraf) ve Dûr (uzak) kelimelerindeki "a", "o" ve "û" harflerinin Kürtçe'ye özgü bir ağız yapısıyla nasıl telaffuz edildiğini kulaklarımız iyi duyabiliyor, nasıl yazıldığını gözlerimiz artık iyi görebiliyor, bu harflerin birbirinin yerini tutamayacağını kolayca anlayabilliyoruz.
Son olarak kısaca iki örnek daha:
Örnegin "yılan" kelimesinin Kürtçesini biliyorsunuz:
"Mar".
Çoğu insan bunu "mor" diye yanlış yazar, "boncuk" kelimesinin Kürtçesini de biliyorsunuz:
Morî.
Eğer "boncuk" yani "morî" kelimesindeki "o" harfini telaffuz ettiğiniz gibi "yılan" diye yanlış yazılan "mor" kelimesindeki "o" harfini de aynı şekilde telaffuz ederseniz "mor" kelimesinin "yılan" kelimesini karşılamadığını ve doğrusunun "mar" diye yazılması gerektiğini göreceksiniz.
"Ben geldim" cümlesinin Kürtçesini yazalım:
"Ez hatim".
Gene çoğu insan bunu "Az hotim" diye yanlış yazar.
"Ez hatim" daki "E" harfi Kürtçe'nin kendisine özgü ağız yapısı ile seslendirildiği için sanki "A" ya yakın bir sesmiş gibi geliyor ve çoğu insan bu "E" harfini "A" diye yanlış yazıyor.
Daha önce de belirttiğimiz gibi bu gibi yanlışlar Kürtçeyi, Türkçe gibi yazma eğiliminden kaynaklanıyor.
Dersimizin başında da belirttiğimiz gibi ortak harfler olmakla beraber her iki dilin de kendi özel kullanımlarını, ses yapısını, telaffuz biçimlerini iyice görüp karıştırmamak gerekir.
Bu tür örnekleri siz de kolayca görüp çoğaltabilirsiniz.
Böylece dokuz adımdan oluşan dersimizi tamamlamış olduk.
Gördüğünüz gibi Kürtçe'yi okuyup yazma sanıldığı gibi zor değil, sadece birazcık çaba gerektiriyor.
Yapmanız gereken, nerede karşınıza Kürtçe yazı çıkarsa okumaya çalışınız. Kafanızda geçen cümleleri bir kağıda ya da zihin deryanıza yazınız.
Yanlış ve doğru yapa yapa sonunda rahatça okuyup yazabileceksiniz.
Şunu unutmayınız:
Yabancı bir dili öğrenmiyorsunuz, zaten bildiğiniz anadilinizi okuyup yazmayı öğreniyorsunuz! Hiç usanmadan tam anlamasanız da okumaya devam etmeniz, yanlış da yazsanız yazmaya devam etmeniz önemli. Önemli olan Kürtçe'ye olan ilginizin olmasıdır, böylece zamanla çok iyi okuyup, yazacaksınız.
Şimdi biri hikaye, biri fıkra olan iki edebî çalışmamı aşağıda size sunuyorum, böylece yukarıdaki tüm bilgileri kavrayıp kavramadığınızı test etmiş olacaksınız. Bu şekilde eksiklerinizi görüp yukarıdaki tüm adımları gözden geçirebilirsiniz.
Başarılar!
Mûlla Evîndar
mullaevindar@gmail.com
https://mullaevindar.blogspot.com
EVDAL
Evdal ji nîvro şunde her roj, ji xwe
re derdiket, bi rê diçû, li perê zozanê, li nav giyayên rengîn, li siya darê
destê xwe dikir bin guhê xwe û dest bi klaman dikir, bi çavên girtî, bênavber,
wî tim distirî. Dinalî, dikalî, ji xwe derbas dibû. Dengê wî li esman belav
dibû û bi ser zozanê de dihat. Dema ku wî çavên xwe vedikir tim dibînî ku
derdora wî tiji însan bûye û wî guhdarî dikine. Her roj weha bû.
Navê wî, dengê wî, awazên wî li gund
û zozanên derdorê jî îdî dihat zanîn. Ji wan deran jî dihatin li Evdal guhdarî
dikirin.
Rojekî axayê gundekî ji dûr jî hat
Evdal guhdarî kir, bi Evdal re go "were li koşka min bime, ji min re, ji
mîvanên min re klaman bistirê, ezê biqasî tu dixwazî pere, zêr bidim te".
Evdal ewqas klam digotin wî cara pê
pere qezenc nekiribû, ew teklîf bi wî balkêş hat, qebûl kir û dora din a rojê
çû koşka axa.
Koşka axa mîna her şevê ji mîvanên
wî tiji ye, ew ji xwe re sohbet dikine. Evdal li dawiyê rûniştiye. Ji vir, ji
wir de gotin :
"De bêje ka tu ji me re çi
klamê bêjî?",
"De bêje ka dengê te çawa
ye?",
"Tu dengbêj î?".
Evdal li zozana xwe, li bin dara xwe
bi dilê xwe ji xwe re klam digotin, paşê wî dîbînî ku derdora wî tiji guhdar
bûye, lê niha? Niha li derdora wî rûniştine, ew sohbet, kêf dikine, dixwine,
vedixwine û klaman dixwazine. Bi vî awayî klam gotin bi Evdal xweş nehat.
Dîsa deng hatin, dîsa yekî go :
"De bêjê lo, tu dengbêj
î?"
Evdal destpê kir, go :
Ez dengbêj im
Ez ne sergêj im
Lê min rêya xwe şaş kir
Tiştek ne baş kir
Ji şûna xwe livîm
Hatim li we qelivîm
Klam ji dil de tên gotin
Bi zêr û zîv nayên gotin
Dengê wî, di koşkê hilnehat, li şeva
tarî li nav stêrkan belav dibû.
Wî çend klamên din jî gotin û şev bi
dawî bû. Wî bi axa re go "bi pere, bi zer û zîv klam gotin ne karê min e,
li min biborîne, ezê sibe vegerim zozana xwe". Serê sibe zû ew vedigere
mala xwe.
Mîna her rojekê Evdal dîsa li bin
dara xwe ye. Deng û awaza Evdal dîsa bi ser zozanê de hat. Kesên li zozanê zû
deng bihîstin, gotin :
"Rabin, rabin Evdal
hatiye!".
Derdora wî dîsa tiji bû, Evdal
distirî,
gerek nema jê bipirsin ku çima ew
hatiye, wî di klama xwe de bersiv dida :
Li hêla avê dar e
Li siya darê Evdal e
Li ser avê yar e
Li dilê Evdal bihar e
Demsal bihar e
Evdal li siya çinar e
Berxa belek dikale
Evdal wek bilûrê dinale
Hevalno ez dilgiran im
Ji dil de bargiran im
Awaza li zozan im
Nalîna li şevan im
Dilê Evdal kanî ye
Şev û roj diherike
Dilên ziwa av dike
Dilên ziwa şa dike
Mûlla Evîndar
Pêkenok:
"VÊ GERMÊ KÎ BI TIRKÎ DENG BIKE LO!"
Havîn e, germ e.
Xalê Qadîr li siya xêni rûniştiye.
Memûrê dewletê ji bo hejmartina nûfûsê li gund digerine. Memûr Tirk in. Ew tên mala Xalê Qadîr jî.
Xwîşka Qêdir jî li wir e. Navê wê Fatê ye, Fatê bi Tirkî tenê kelîmekê jî nizane.
Memûr bi Tirkî dibê: "Hanımefendi aile reisiniz nerede?"
Fatê dibê "Qadir were ew dibên çi?"
Xalê Qadir dibîne ku memûr in, Tirk in. Xalê Qadîr jî bi Tirkî pir nizane. Ji siya xêni ya hênik hêdî hêdî radibe û dibê:
"Va çi ye lo! Yaw vê germê kî bi Tirkî deng bike lo!"
Mûlla Evîndar
mullaevindar@gmail.com
yorum yazacagim ama diyer yorumlari göremiyorum kimlerin ne yorum yaptigini merak ettim bir kanatim olustu yapilan yorumlari görusem kendi yorumumuda yazacaktim .
YanıtlaSil